Berfin mi?

15 Ağustos 2012 Çarşamba




Bu resmi koyduktan sonra bir şey yazmaya gerek var mı diye tereddüt ettim. Hangi yazı bugünkü durumu daha iyi anlatabilir? TV’leri işgal eden hangi uzman-azman takımının terörist-bölücülük lakırdıları bu kızın özlemlerini bastırabilir?

Tomaların, gaz bombalarının, panzerlerin arasında ayakta kalan ve direnen bu küçük kızın adı ne? Zilan mı, Dilan mı, Helin mi, Pelşin mi, Berivan mı, Zozan mı? Yoksa hiçbiri değil mi? Benim aklıma hemen herhalde BERFİN yani Kardelen olmalı düşüncesi geldi. Kar-buz tabakalarının, tankların, bombaların altında yok olmayan Berfinler baharla birlikte hepsini yarıp yeryüzüne çıkar ve doğayı süsler. Hiç bir zulüm-baskı onları yok edemez, hayattan koparamaz.

Memleketin bütün kalburüstü okur-yazar-siyasetçi-uzman-asker-emniyetçi-istihbaratçı takımı, her gün 24 saat “terörizm”i tartışıyor. Bu sözde bilirkişi takımı, sözde terör sorunu üzerine edilmedik laf, yapılmadık plan bırakmadı. Ama hepsi hüsranla ve bozgunla sonuçlandı. 14 Temmuz tarihinde çevreden getirip yığdıkları bütün güvenlik güçleriyle Amed halkına saldırdılar. Amed’deki devlet vahşetine dair resim ve görüntüleri herkes gördü.

Milletvekili, belediye başkanı ve kadın-çocuk demeden herkese saldırdılar. AKP’nin yasadışı vahşi gücü “kadın da olsa çocuk da olsa gereğini yaptı”. Hatta öncelikle onları hedef aldı. Aldı da ne oldu? Yaptığı vahşetle hep lanetlenecek ve her yerde bunun hesabı sorulacak. O zulüm altında boyun eğmeyen Berfinler tanık oldukları vahşeti hiç unutmayacak ve bunun hesabını aldıkları her nefeste bir daha soracaklar.

Umudun ve direnişin sembolü olan Berfinler AKP faşistlerinin kirli yakalarını bırakmayacak. AKP çetesi terörist ilan ettiği herkesi vursa da, zindanlara doldursa da umudun ve direnişin sembolü olan Berfinlerin, Azadların elinden kurtulamayacak.

Bizim gördüklerimizi AKP çetesi ve devletin yüce makamları görmüyor mu? Görmemeleri mümkün mü? Elbette değil ve bu konuda bizim bilmediğimiz gerçekleri de yani işledikleri tüm suçları-katliamları da çok iyi biliyorlar. Ama onlar artık suçluların telaşıyla hesap vermekten kurtulma derdindedir. Kürdistan’da ve Bodrum’dan Hopa’ya her yerde işledikleri cinayetlerin hesabını vermekten kurtulmak istiyorlar. Erdoğan BDP liderlerini bombalatır ve dövdürürken bir yandan da HAS parti, BBP vd. sağcı kırıntıların peşine düşüyor. Açıkça yeni bir MC (Milliyetçi Cephe) yani 3. MC oluşturmaya çalışıyor.

Bunu sadece “ilk turda kuvvetli cumhurbaşkanı seçilmek hevesiyle” açıklamak yetersiz kalır. O Kürt soykırımını sonuna kadar sürdürmek ve Kürt halkına boyun eğdirmek hayaliyle yaşıyor. Sadece Kuzey Kürdistan halkını değil bütün parçalardaki Kürt halkını da kontrolü altına almak istiyor. Özellikle Suriye’deki kargaşadan sonra Güney batı Kürdistan halkının özgürlük atılımı Ankara’nın da uykusunu kaçırmışa benziyor. AKP çetesi, Kürt halkının özgürlük yürüyüşünü durdurmak istiyor. Kürt halkı ise her türlü sömürgeci-ırkçı statükoyu yıkarak özgür bir gelecek istiyor. Bütün ezilenlerin birliğini, ortak mücadelesini ve kurtuluşunu savunuyor. AMED halkının ortaya koyduğu gerçek budur.

AKP çetesi inkar ve imhada inat ederse Berfinler, Azadlar ve arkadaşları AKP çetesini tükürükle boğacaktır. Kemal Pirler, Hayriler, Akifler, Aliler binlerce özgürlük şehidi Berfinlerle, Azadlarla her yerde yaşıyor ve özgürlük için savaşıyorlar. 14 Temmuz AMED fotoğrafındaki “küçük terörist kız” özgürlük cephesinin zaferini ilan ediyor.

0 yorum: